İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü tarafından düzenlenen Vizyondaki Yıldızlar Söyleşi Serisinin dokuzuncusu “Dramatik Yazıda Senaryo ve Kurmaca Güçlerini Nasıl Birleştirir” başlığıyla, editör ve yazar Koray Sarıdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirildi.

KalemKahveKlavye.com’un kurucu editörü ve Kadran Kadraj, Yazar Adayının El Kitabı, Kaosun Kalbi, Yeraltı Kütüphanesi, Edgar Allen Poe: Gecenin Kıyısından Gelen Suratsız ve Yaşlı Kuzgun kitaplarının yazarı Koray Sarıdoğan ile gerçekleştirilen söyleşi, senaryo ve kurmacanın kesişim noktalarının neler olduğu konusuyla başladı. Yaratıcı yazarlık konusunda verilen tüm eğitimlerin kurmaca üzerinden ilerlediğine değinen Sarıdoğan, farklı türlerin birbirini desteklediğini, bu sebeple yazma yeteneğinin geliştirilmesi için farklı türlerin anlatım biçimlerine bakmak gerektiğini belirtti. Kurmacada diyalog yazımı, karakterlerin farklı dinamiklerde konuşması, metnin hantallaştırılmadan anlatımın sağlanması, çatışma ve düğümlerin yaratılması gibi noktalarda, senaryo yazım dinamiğinden faydalandığını aktardı. Romandaki anlatım alanının genişliğine karşılık senaryodaki kısıtlı anlatım alanına değindi.

2000 sonrası edebiyatta görsel düşünmenin etkilerinin gözlendiğini işaret ederek kurmaca ve senaryonun hiç olmadığı kadar iç içe olduğunu aktardı. Son dönemlerde minimalleşmenin etkisinin edebiyat ve sanatta ne şekilde ortaya çıktığına dair örneklerle açıklamalarda bulundu.

Yazarken karakterleri ve olayları derinleştirmek için neler yapılabileceği, okuma ve yazma eylemlerinin birbirlerini ne şekilde etkilediği, nitelikli okur tanımının neleri kapsadığı, yazma sürecinde yeteneğin ve gözlemin etkisi, okur kitlesinin gelişmeme nedenleri, okur-yazar ilişkisi, dijitalleşmenin edebiyatı ne şekilde dönüştüreceği gibi konularda yorumlarda bulundu. Biçim ve öz konusuna da değinen Sarıdoğan, katılımcıların sorularını cevaplandırdı. Söyleşi, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.

Değerli bilgi ve deneyimlerini bizlerle paylaşan Koray Sarıdoğan’a teşekkür ederiz.