İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF), Radyo Televizyon ve Sinema (RTS) Bölümü Araştırma Görevlisi Okan Kırbacı’nın “Netflix’in Kullanıcı ve Değer Kaybı!” başlıklı yazısı SosyoCom’da yayınlandı.

Araştırma Görevlisi Okan Kırbacı tarafından kaleme alınan “Netflix’in Kullanıcı ve Değer Kaybı!” başlıklı yazıda, tüm dünyada ve ülkemizde en yaygın dizi-film platformu konumunda olan Netflix’in Nisan ayı itibarıyla kaybettiği kullanıcı sayısı ile ekonomik değer ele alındı. Yazının devamında ise Netflix’in geçmişten günümüze attığı adımlar ve söz konusu olan kaybın gerekçeleri ile ileriye dönük gerçekçi bir öngörüde bulunuldu.


Arş. Gör. Okan Kırbacı’nın yazısından kısa bir kesit:

“Netflix, bu ay yaptığı açıklamada son çeyrekte 200 bin kullanıcı kaybettiğini açıkladı ki bu zamana kadar her çeyrek irili ufaklı artış açıklıyordu. Doğal olarak şirket, borsada da büyük değer kaybına uğradı. Netflix’in en son kullanıcı bazlı değer kaybı 2018 yılının sonunda gerçekleşmiştir ancak bu dönemden farklı olarak o dönemde kullanıcı sayılarının hâlâ artışta olduğu gözlenmektedir. O dönemdeki kaybın sebebi hedeflenen yeni kullanıcı sayısına ulaşılamadığı içindir. Netflix’in yaptığı açıklama bir diğer dikkat çeken nokta bu yıl içinde 2 milyon kullanıcısını daha kaybetmeyi beklemeleri…

…Netflix’in kullanıcı ve değer kaybının birkaç gerekçesi olduğunu söylemek mümkün. Bunların en başında, şirketin açıklamasında da belirtildiği gibi, Rusya’da Netflix hizmetlerinin askıya alınması şirkete 700 bin kullanıcıya mal oluşu gelmektedir. Hakeza yeni dijital platformların yayına başlaması ve pazardaki payının artması da Netflix’i zayıflatmıştır. Örneğin, pazarın Netflix’e göre yeni isimlerinden olan Disney+, geçen yıl Kasım ayında yaptığı açıklamasında 2022 yılında içerik üretimi için bütçesini 33 milyar dolar daha arttıracağını açıklamış ve bu yaz Türkiye başta olmak üzere 11 yeni ülkede yayına başlayacaktır...

…Yaşanan gelişmeler üzerine Netflix’in CEO’su Red Hasting, yıllardır Netflix’in kullanıcılarına reklamsız olarak içerik sunan ekonomi modelini savunmasına rağmen, mevcut ekonomi modelinde değişikliğe açık olduklarını ve reklam içeren, daha düşük ücretli, abonelik modeli sunmayı düşündüklerini dile getirmiştir.”

Yazının tamamına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Arş. Gör. Okan Kırbacı’yı tebrik eder, çalışmalarının devamını dileriz.