İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) İç Mimarlık Bölümü birinci sınıf öğrencisi Ece Cevahir ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik, röportaj metni :

Merhaba Ecenur,

• İç Mimarlık bölümünde neredeyse bir dönemi geride bıraktın Üniversite hayatının ilk dönemi nasıl geçti?

•Öncelikle merhabalar, Gelişim Üniversitesinde tam burslu iç mimarlık okuyorum ve  evet uzun zaman sonra, pandemi sebebiyle ara verdiğimiz yüz yüze eğitim hayatımıza geri döndük.  Açıkçası gayet mutlu ve huzurluyum çünkü olmak istediğim ve küçüklükten beri hayal ettiğim bölümdeyim. Okulumuzda geçtiğimiz sene isteğe bağlı hazırlık okumuş bir öğrenci olarak pandemi süresince okula gelmek için fazlasıyla sabırsızlandım ve buna bağlı olarak da iç mimarlık bölümündeki ilk dönemim, vize haftaları da dahil olmak üzere farklı bir atmosferde olmanın verdiği heyecanla çok güzel geçti diyebilirim.
 
•Pandemi şartlarında yüz yüze eğitime geçiş süreci hakkında neler düşünüyorsun, sence ders sürecinde ve sınav sürecinde bu durumun avantaj ve dezavantajları neler oldu?

•Her ne kadar pandemi tamamen bitmiş olmasa da okula gidip gelmek tabi ki online eğitim sürecinden en azından kendi adıma çok daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Bence okulumuz bu süreci sistematik ve iyi sürdürdü. Bizi eksik bıraktıklarını düşünmüyorum. En azından duymadım veya tanık olmadım. Okuldaki ders süreci için dezavantajdan bahsetmek hiç doğru olmaz, özellikle iç mimarlık bölümü öğrencisi olarak çünkü okuldaki dersin tadı bir başka oluyor. Hocalarımızla birebir diyalog ve kampüs yaşamı gibi birçok örnek verebilirim. Sınav dönemi ise öğrencinin heyecanıdır elbette. Online da sınav süreçlerinin avantajları daha fazlaydı evet fakat ben okula gelip sınava girmekten çok memnunum. Bu yüzden sınavlar için de dezavantaj olarak söyleyebileceğim bir durum yok.  Sağlık açısından da herkesin dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum ve öyle olduğuna inanıyorum. Tekrar online döneme geçmek istediğimizi düşünmüyorum.
 
•İç Mimarlık Bölümünde, geride bıraktığın lise eğitiminden bambaşka bir öğrenim pratiğine dâhil oldun. Bu dönem aldığın derslerin sana mesleki anlamda katkıları neler oldu?

•Bölümümün ilk dönemi ve ilk dersleri olduğu için çok titiz davranıyorum. Nasıl başlarsan öyle gidersin demişler, bu yüzden olabildiğince kendimi derslerime ve hocalarıma vermeye çalışıyorum. Mesleki anlamda temelimin oturacağı ve kendimi yönlendirebileceğim dönemdeyim. Derslerimin birinci sınıf olmamdan kaynaklı hafifliğini avantaja çevirmeye çalışıyorum. Özellikle belirtmek istiyorum. Mesleki anlamda ilk senemde bana yol gösteren, hem de daha da çok heveslendiren okulumuzun hocası sayın Öğr. Gör. Minel Kurtuluş Hocama da teşekkür etmek istiyorum.
 
•İç Mimarlık alanında bir kariyer planın var mıdır? Bu kariyer planında İstanbul Gelişim Üniversitesi, İç Mimarlık bölümü senin için nasıl bir konuma sahip?

•Evet, tabii ki var. Kariyer planımdan ziyade planlarım demek daha doğru olur. Aklımda birkaç tane gelecek planım var ve üniversitem her şeyin başında geliyor. Benim kendi fikrim, bizim bölümümüzde vizyon çok önemli bir yer tutuyor. Kendini ne kadar geliştirirsen mesleki açıdan o kadar donanımlı ve başarılı olursun. Okulumdaki akademisyen hocalarında bunu bana yeteri kadar sağladıklarını düşünüyorum. Öğrenci her şeyi bir yerden veya bir kişiden beklememeli, kendi de uğraşmalı ve araştırmalı, bu yüzden hocalarımızın bize verdiği değerlerin yanı sıra biz de çok çalışmalıyız. Üniversitemin bana sunduğu yurtdışına yönelik fırsatları sayesinde hedeflerimden biri olan yurtdışına çıkma ve mesleğimi hayata geçirme hayalimi gerçekleştirmeyi umuyorum.
 
•Önümüzdeki yıllarda İstanbul Gelişim Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü’nü tercih etmeyi planlayan aday öğrencilere referans olması adına, eğitim sistemi ve öğretim kadrosu ile ilgili fikirlerini öğrenebilir miyiz?

•Bahsettiklerimden özetle; mimarlık bölümlerinin hepsinde, kilit öğrencide ve öğrencinin azminde olduğuna inanıyorum. Öğrenci eğer kendine güveniyorsa, kesinlikle bu bölümde sorunsuz mezun olabilir. Okulumuz öğrencileri için mümkün olduğunca kolaylık sağlıyor. Akademik kadro olarak hocalarımız da bizimle iletişimlerinde samimi ve yardıma açık vaziyettedirler. Açıkçası şunu söylemek isterim ki; rahat hissettiğim bir okulda okuyorum ve mental rahatlık bölümümde beni daha da iyi hissettiriyor. Şu ana kadar pişman olduğum bir durumla karşılaştım diyemem. Kendimi geliştirmeyi hedefliyorum. Okulum da bana bunun için uygun bir zemin hazırlıyor. Öğrenciyi sıkıştıran bir eğitim sistemi olmayıp hocaların disipliniyle gayet net ve düzenli bir işleyiş var diyebilirim. Ek olarak da tercih yapmak isteyen öğrenci arkadaşlarım için de şunu dile getirmek isterim. Okulumuz size ve bizlere özellikle sosyal açıdan birçok seçenek sunuyor sadece tek düze eğitim değil.

Katkıların için çok teşekkür ederiz.