Güzel Sanatlar Fakültesi - gsf@gelisim.edu.tr


 Dr. Öğr. Üyesi Melis Boyacı TikTok'un Emek Sineması Sergisi’ni Değerlendiriyor

TikTok'un imge dünyasında yeni temsil biçimlerini araştıran, içinde gerçeği ve ironiyi aynı anda barındıran kurmaca-belgesel işlere odaklanan Emek Sineması sergisi Aralık ayının 3 ‘ü ile 31 arasında Karşı Sanat’ın Beyoğlu’nda bulunan mekanında sergileniyor olacak.
TikTok’un Emek Sineması Sergisi  “Gösteri-gözetim toplumu kendine karşı kullanılabilecek olasılıkları da üretiyor mu?" sorusuna odaklanmakta ve birbirinden farklı mekânlarda çekilerek, challengelarla çoğalarak yeni üretimlere açılıp açılmadığını sorusunu sorarak emek ve beden arasındaki ilişkinin sinemadaki yansımasını merkez almaktadır.

TikTok sinemasının üreticileri çalışma mekânlarını, sokakları hatta tarlaları birer plato haline getiriyorlar. Çekim araçlarını kürekler, kasalar, borular oluştururken üretim bandını bir podyum gibi kullanarak mekânları dönüştürmektedirler.

‘Dijital Kültür ve Sanata Yansımaları’ alanında çalışmaları olan İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) İletişim ve Tasarımı Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Melis Boyacı bu durumun bizlere iletişim alanında bir sosyal medya platformunun avangart bir tutumla ama organik bir başkaldırı olarak kullanımının örneklerini izleme ve yeni bir bakış açısıyla gösteri ve medya ilişkisini ele alma hatta sorgulama şansını sunduğunu belirtmektedir. 

Ayrıca Dr. Öğr. Üyesi Melis Boyacı bu konu ile ilgili düşüncelerini şu cümlelerle dile getirmektedir:

“Arzu toplumu olarak anılan günümüz ileri kapitalist toplum, tüketim kültürü ile insanın var oluşunun temelinde yatan benlik kurma isteğini kullanarak kendisini sürekli yeniden var eder. Bunu beslemek ve insanları bu sistem içinde tutmak için tüketerek var olma güdüsünü kullanır. Bir yandan da sürekli bir gözetim altında tutar. Aslında bu sürekli tüketim ve gözetim sistemin birbirini besleyen çarkları durumundadır. Kim olduğumuzu tükettiğimiz nesnelerle, aldığımız son model cep telefonu, gittiğimiz mekânlarla belirlenir. Varlığımızı tasdik etmek için de sürekli olarak sosyal medya mecralarından bunları paylaşmaya, bir nevi sürekli kendini ifşa etmeye teşvik eden bir sistem söz konusudur. Bir gösteri toplumu inşa edilmiştir. Bu sosyal medya platformlarından ne kadar zengin, ne kadar mutlu ne kadar güzel olduğun üzerinden sürekli bir gösteri gerçekleşir. Söz konusu sosyal medya ortamları temel olarak bu sistemi beslerken içlerinden bazıları da sistemin bu oyununu kıracak mecraları kendiliğinden ortaya çıkarmaktadır. Böylece aslında kamusal alan haline gelen bu sosyal medya platformları bir yandan sistemin eleştirisini yapan alanlar açma olanaklarını içinde barındırırlar.”

TikTok adlı sosyal medya platformu da sistemi besleyen, ama bir yandan da sistem içinde çatlak oluşturan bu mecralara örnek verilebilir. Beyoğlu’nda bulunan “Karşı Sanat” çalışmalarında şu an sergilenen “TikTok’un Emek Sergisi” TikTok’ta yer alan ve sistemin görünmez kıldığı emek gücünü görünür kılan videolardan bir seçkiyle izleyici buluşturuyor. 

Haberle ile ilgili link için buraya tıklayınız.




Haberler

Tüm Haberler