İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) İç Mimarlık, İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümlerinden Dr. Öğr. Üyesi İlayda Çetin’in “Sergileme Tasarımının Gelişimi ve Çok Amaçlı Sergileme Mekanı İncelemesi: Winzavod Çağdaş Sanatlar Merkezi” başlıklı kitap bölümü yayımlandı.

Serüven Yayınevi tarafından Mimarlık, Planlama ve Tasarımda Yeni Arayışlar ve Çalışmalar adlı kitapta yayınlanan “Sergileme Tasarımının Gelişimi ve Çok Amaçlı Sergileme Mekânı İncelemesi: Winzavod Çağdaş Sanatlar Merkezi” başlıklı bölümü ile ilgili Dr. Öğr. Üyesi İlayda Çetin şu ifadelerde bulundu:

“Bilindiği üzere sergi alanları, yeni veya mevcut yapılar aracılığıyla insanların ve çevrelerinin kanıtlarını toplama, araştırma ve sergileme eğilimindedir. Bununla birlikte, "serginin" oluşma biçimindeki sürekli değişiklikler toplumun gelişmesiyle eşzamanlı olarak gerçekleşmektedir. Bu değişikliğe yanıt olarak, galeri mekanının fiziksel yapısı da dikkate alınmaktadır. Öte yandan algı için, ‘’her birimizin aklında oluşturduğu deneyim’’ tanımını yapabiliriz. Mekanı okumak da aynı zamanda algı temelli bir deneyimdir. Çalışmamın çıkış noktası olarak da, mekansal okumalar oluşturmak için kendi algımızı nasıl kullandığımız sorusudur. Bu doğrultuda, çağdaş sanat merkezlerinin kurulmasıyla elde edilen verileri bir araya getirmek ve bu alanda yeniden tasarlanmış çağdaş sergileme mekanları için tasarım bilgilerini ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Bu nedenle, algı, mekan ve deneyim kavramları kapsamlı bir şekilde incelenmiştir. Öncelikle kavramsal araştırma ve literatür araştırması ile başlayan çalışmada daha sonra mimari mekanı okumak için yeni bir çerçeve oluşturulmuştur. Çerçevenin mimari mekandaki denkliğini tartışmak için söz edilen yapı içindeki alanlar mimari mekan prensiplerine göre incelenmiştir. Belirlenen yapı, Rusya'da dönüştürülmüş bir yapı örneği olan ve planları dolayısıyla pek çok kişiye hitap edebilen Winzavod Kültür Merkezi'dir. Binanın bir sanat merkezi olması, burada sürekli vakit geçirenlere ve farklı zaman aralıklarında farklı kişilerin kullanmalarına da olanak sağlamaktadır. Bu olasılıktan yararlanılarak, analiz ve araştırmada oluşturulan mekan okuma çerçevesinin yöntemi ile seçilen yapı analiz edilmiştir. Bu aşamada yapının öncelikle tarihçesi ve öneminden başlanarak daha sonra mimari şekillenme ve şehir ile ilişkisi ele alınıp son olarak yapıyı mimari olarak detaylandırılarak işlevi ve yapı malzemesi üzerinde incelemeler yapılmıştır. Sonuç olarak seçilen yapının okunmasıyla belirlenen çerçeve dahilinde sergileme kavramının tarihi ile beraber görsel algının önemli bir yer tuttuğu algısal deneyimde temel ve ek mekânsal bileşenler değerlendirilmiştir.”

Dr. Öğr. Üyesi İlayda Çetin’e katkıları için teşekkür eder, başarılarının devamını dileriz.