İletişim ve Tasarımı Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Melis Boyacı ile Röportaj Gerçekleştirildi

Dilerseniz öncelikle okul hayatınız ile başlayalım, nasıl akademisyen olmaya karar verdiniz ve başarılarınızı neye borçlusunuz?

- Akademisyen olmayı seçmemin çok temel bir sebebi var; o da benim karakterimle ilgili. Her zaman okumayı ve araştırmayı çok seviyordum. Bu yönümü besleyebileceğim ve aynı zamanda sanatsal çalışmalarımı da beraberinde yürütebileceğim yer olarak üniversite en uygun yerdi. Aslında bu kararımı etkileyen başka bir etken daha var. O da lisans döneminde felsefe ve mitoloji derslerimize giren Dr. İsmet Hilmi Balcı Hocamız ile kurduğumuz grupta yaptığımız söyleşiler ve oluşturduğumuz tartışma ortamı ve yine Hilmi Hoca’nın bende var olan o zamana kadar fark etmediğim düşüncelerimi derleyip toparlayıp akademik olarak kağıda dökebilme yeteneğimi ortaya çıkarması ve bunun verdiği tatmini tatmış olmam diyebilirim.

Teknoloji ile iç içe ve aktiflik gerektiren bir bölüme başkanlık yapıyorsunuz, içinde bulunduğumuz bu küresel salgında sektörünüzü nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Pandeminin genel olarak iletişimi sekteye uğrattığı, zayıflattığı üzerinde durulan noktalar olmakla beraber bu temelde bireylerarası ve yüz yüze iletişim açısından geçerli. Bununla beraber sektör olarak baktığımızda pandeminin etkisi teknoloji ile daha iç içe ve farklı bir boyut kazanarak, bir başka deyişle iletişimde bazı sektörleri güçlendirerek ve yeni sektörlerin oluşmasına neden olarak kendisini göstermiştir. Örneğin pandemiyle birlikte dijital pazarlama öne çıkmış ve firmaları, şirketleri ve kurumları dijital pazarlamaya girmeye zorlamıştır. Bununla beraber hem bireysel yüz yüze iletişimin kısıtlanması, iş takibi vb. bir sürü faktörle beraber sosyal medya ve uygulamalar daha fazla kullanılmaya başlanmış ve kendilerini geliştirme yönünde daha fazla atılım yapmak zorunda kalmışlardır. Film izleme alışkanlıkları yeni biçim almış ve alternatif mecralar çıkmış durumda. Ayrıca en önemli etkilerinden biri reklam sektöründe, interaktif ve artırılmış gerçeklik daha fazla rol alamaya başlamış ve işlenen kavramlarda değişim gerçekleşmiştir.

Aynı zamanda ressamsınız da 1 yıldır içinde olduğumuz online süreçte yaratıcılığınız nasıl etkilendi?

- Yaratıcılığıma etkisi konusunda tam bir cevap verebilecek miyim emin değilim. Aslında biraz yarama tuz basmış oldun. Online süreç akademik anlamda her zamankinden daha fazla iş yükünü beraberinde getirdi. Sanatsal çalışmalar ve yaratım belirli bir odaklanma gerektirdiği için istediğim şekilde yürütemedim; bu da beni şu dönemde en çok zorlayan durumlardan biri oldu. Bir de tabi pandemi ile beraber bazı projeleri rafa kaldırmak zorunda kaldım. Umarım ilerleyen zamanda daha verimli bir sürece gireceğim; keza içimdeki yaratma ihtiyacı bunu zorluyor.

Bir soru da öğrecilerinizden aktarmak istiyorum "ilhamı zihninizde deneyimlediğiniz imgesel süreci kelimeleştirmeyi seçseydiniz ilk kelimeleşen imgesel barizlikler neler olurdu?"

- Bu sorunu yanıtlamak zor; çünkü yaratım süreci hem yapısı itibariyle hem de farklı çalışmalar ürettiğim için tek bir kelime ya da tek bir kavramla toparlamam çok zor. Ama yine de temel olarak devinim ve evrenle bir olma hissi, birlik olarak tanımlayabilirim.

Son olarak öğrecilerine söylemek istedikleriniz..

- Hayatlarında merakla ve tutku ile sarılacakları şeyi bulsunlar ve onu başarmak için ellerinden geleni yapsınlar.

Vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz hocam.


Röportaj:  Melek Gülşen