Festivalin açılış konuşmasını yapan İstanbul Gelişim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin, sürdürülebilirlik kavramının yalnızca teknik bir çevre politikası değil, insanlık değerleriyle doğrudan ilişkili bir zihinsel dönüşüm olduğunu vurguladı. Şahin, “Bugün dünya birçok açıdan sürdürülebilirliğini kaybetmiş bir yapı sergiliyor. Savaşlar sürüyor, toplumlar geleceğini kendi elleriyle tahrip ediyor. Gençlere çağrım net: Zalimlerin değil, mazlumların yanında durun; sorgulayın, dik durun. Gerçek sürdürülebilirlik ancak böyle sağlanabilir,” ifadelerini kullandı. Sinemanın toplumsal bilinci güçlendiren rolüne dikkat çeken Şahin, üniversitenin TEKMER, SATMER ve kurulma aşamasındaki SOSYOMER merkezleriyle sanatsal, teknik ve sosyal inovasyonu bir araya getiren bütüncül bir bakış açısını benimsediğini belirtti.
Festivalin ilk günü, Türk sinemasına uzun yıllardır katkı sunan iki önemli isme Emek Ödülleri verilmesiyle başladı. Yönetmen Ezel Akay, yoğun programı nedeniyle törene katılamasa da gönderdiği video mesajla festival komitesine teşekkür etti. Ödül, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güzin Ilıcak Aydınalp tarafından Akay adına Dr. Öğr. Üyesi Ali Kemal Çipe’ye takdim edildi. Bir diğer Emek Ödülü ise tiyatro ve sinemanın usta ismi Erhan Yazıcıoğlu’na verildi. Yazıcıoğlu, festival ekibi tarafından hazırlanan özel video gösteriminin ardından ödülünü Rektör Prof. Dr. Bahri Şahin’den aldı.
Güzel Sanatlar Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Öğr. Gör. Ahmet Bikiç, festivale bu yıl 27 ülkeden toplam 426 kısa filmin başvurduğunu belirtti. Bikiç, özellikle lise kategorisinin eklenmesiyle festivalin kapsamının genişlediğini ve gençlerin sürdürülebilirlik temasını kendi perspektiflerinden ele aldığı verimli bir çalıştay süreci yürüttüklerini ifade etti. İki gün süren “Sürdürülebilirlik Çalıştayı”nda öğrenciler, Birleşmiş Milletler’in 17 sürdürülebilir kalkınma hedefini tartışarak kendi çözüm metinlerini oluşturdu. Bu metinler “gençlerin sürdürülebilirlik mesajı” olarak kamuoyuyla paylaşılacak.
Festival, bu yıl tamamen sürdürülebilirlik teması çerçevesinde film kabul etti. Başvuran filmler, iklim krizi, toplumsal adalet, eşitsizlik, çevresel duyarlılık ve sosyal dönüşüm gibi alanlarda etkileyici anlatılar sundu. Altı kategoride jüri tarafından seçilen kısa filmlere ödüller verilirken, lise kategorisinde derece farkı gözetilmeden üç film özel ödüle layık görüldü.
Etkinliğe katılan gençler, atölyelerden film gösterimlerine kadar tüm sürecin verimli geçtiğini belirterek üniversiteye teşekkür etti. Lise öğrencisi Anastasia Myalik, “Hem çalıştayda fikir ürettik hem de profesyonel yönetmenlerle tanıştık. Bizim için unutulmaz bir deneyim oldu,” dedi.
Future Scope, bu yıl da genç yönetmenlerin sürdürülebilir bir gelecek için seslerini sinemanın evrensel diliyle duyurduğu uluslararası bir platform olma niteliğini pekiştirdi.
