Güzel Sanatlar Fakültesi - gsf@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Şikayetleriniz için   İGÜMER
 Güzel Sanatlar Fakültesi - gsf@gelisim.edu.tr

Grafik Tasarımı








 Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Özel Galeri Dinani’nin Düzenlemiş Olduğu ‘12cm. Eve Dönüş / Karşılama’ Adlı Karma Sergiye Katıldı


İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Grafik Tasarımı Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Özel, Galeri Diani’nin sanatçı Şükrü Karakuş önderliğinde düzenlemiş olduğu ‘12cm. Eve Dönüş / Karşılama’ adlı karma sergiye dört eseriyle katıldı.


İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Grafik Tasarımı Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Özel, Galeri Dianinin sanatçı Şükrü Karakuş önderliğinde düzenlemiş olduğu karma sergiye dört eseriyle katıldı. Yirmi yılı aşkın bir süredir İspanya, Fransa ve Portekizde 12cm.başlığı altında düzenlenen sanatçı inisiyatifi sergilerinin Türkiye ayağını organize eden Karakuş, Türkiyeden çok sayıda sanatçının bu sergiler için özel olarak ürettikleri eserlerin sergilenmesini sağladı. Bu sergilerde yer alan eserlerin bir kısmı iki yıl önce sergilendikleri ülkelerden geri dönmüş ve Eve Dönüş' başlığı ile Galeri Diani ́de sergilenerek çok büyük bir ilgiyle karşılanmıştı.

 

Daha sonra Eve Dönüş’ sergisinin kapsamı ve kavramsal çerçevesi genişletilerek bir önceki yıl evine dönmüş olan eserler, Avrupa turunu tamamlayan sanatçıların eserlerini karşılamışlar ve böylece 12cm. Eve Dönüş / Karşılamaadlı sergi ortaya çıkmıştı. Pandemi kapsamındaki önlemlerden dolayı iki ay ertelenen yeni 12cm. Eve Dönüş / Karşılamasergisi 3 Şubat 2021 tarihinde Galeri Dianide izleyicileriyle buluştu. Sergi, Covid-19 önlemleri kapsamında, 3-28 Şubat 2021 tarihleri arasında randevuyla ziyaret edilebilecek. 

 

Şükrü Karakuş serginin konsept metninde şu ifadelere yer veriyor:

 

‘’‘Bir yolculuğa çıktığınızda sizi hangi serüvenlerin beklediğini bilemezsiniz. Kimlerle karşılaş̧acağınızı, kimlerle konuşacağınızı, kimlere bakacağınızı ya da kimlerin size bakacağını... Evde bıraktıklarınız; anneniz, babanız, çocuklarınız, eşiniz ya da sevgiliniz içinse durum farklıdır. Onlar için normal hayat devam eder ve sizin dönüşünüzü beklerler. 

 

Sanat eseri ile sanatçı arasındaki ilişki de buna benzer. Atölyede yaşanan süreçten sonra eser bir yolculuğa çıkar, en son sanatçısı bakmıştır ona. Sonrasında eser gittiği mekanlarda izleyicilerle buluşur. Bu buluşma, sanatçı ile izleyici arasındaki uzaklığın sıfırlandığı, bakışların kesiştiği; dolaylı, dolaysız ilişkilerin toplandığı potansiyel bir alana dönüşmüştür. Eser tekil olma halini korur ancak bakışların birleştiği, paylaşıldığı yer olarak çoğuldur artık. Eğer başka bir mekânda duraklamamışsa bu çoğalmayla enerji ve anılar yığını olarak sanatçısına, evine geri döner.’’
 

Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Özel ile 12cm. Eve Dönüş / Karşılama sergisiyle ilgili gerçekleştirdiğimiz söyleşiyi aşağıda okuyabilirsiniz:

 

Şükrü Karakuş’un kaleme aldığı sergi metnini okuduğumuzda ilk olarak sanat eserinin üç evreden oluşan yolculuk süreci gözümüze çarpıyor; atölyede başlayan süreç, eserin izleyici ile buluştuğu an ve son olarak eve yani sanatçısına dönüşü… Deneyimlerinizden yola çıkarak bu yolculukla ilgili neler söylemek istersiniz?

 

Sergi, sanatın, sanatçının ruhunu içinde taşıyan onun üretimi olan eserin yolculuğunu anlatıyor. Üretilen sanat eseri tabii ki temelde sanatçının duygu ve düşüncelerini içinde taşıyor. Ancak üretim aşamasından sonra eser, gerçek etki ve duygu aurasına izleyeci ile karşılaştığında kavuşuyor. Yerel ve çeşitli coğrafyalarda eserin karşılaştığı gözler, izleyiciler, eserin iç duygu dalgalarını içlerine alarak resmin, eserin etki ve duygu alanını büyütüyorlar. Sergi bu amacı öngörüyor. 

 

Robert Rauschenberg, sanat eserini anlamlandıranın izleyici olduğundan bahseder. Sizin bu konu hakkındaki görüşlerinizini merak ediyoruz? Bir sanat eserini anlamlandıran izleyici midir ve bu yolculukta izleyicinin rolü ne derece önemlidir?

 

Tamamen katılıyorum. Benim üretimlerim açısından da bu vazgeçemediğim bir bakış. Eser içinde izleyeciye ait geniş bir alan bırakılmalı. Ben buna gizem alanı, oyun alanı diyorum. İzleyeci eserle karşılaştığında sadece sanatçının kendi duygusu ile sınırlanmış bir işle karşılaşırsa onunla bağ kuramaz, onu içine alamaz, büyütemez, zenginleştiremez, çoğaltamaz.

 

Bir sanatçı inisiyatifi olan 12cm.başlığı altında yirmi yıldan fazla bir süredir İspanya, Fransa ve Portekizde sergiler düzenleniyor ve son beş yıldır bu sergilerin Türkiye ayağını Şükrü Karakuş organize ediyor. Bu bağlamda sanatçı inisiyatiflerinin sanat ortamına katkıları hakkında ne düşünüyorsunuz ve sizce Türkiyede özellikle 90lı yılların sonundan 2000lerin başına kadar aktif rol oynayan sanatçı inisiyatiflerinin yansımalarını günümüzde görebiliyor muyuz?

 

Sanatçıların beslenme kaynakları sadece etrafındaki doğa ve sosyal olaylar değil. Sanatçının sanatçıyı beslemesi sanat üretimi açısından çok önemli bir konu. Sanatçının esin kaynaklarını , sanatçının kendine yakın gördüğü ustalar, sanatçı arkadaşları da sağlıyor. Bu bir anlamda paylaşma ve kendini geliştirmenin de bir yolu. Bu açıdan sanatçıların oluşturdukları organizasyonlar, insiyatifler, topluluklar sanatın ve sanatçının gelişimine büyük katkı üretmişlerdir. Ben 1997 yılından bu yıla kadar Karşılaşmalaradı altında  Türkiye ve yurtdışında 9 kez  sergiler düzledim. Bir başka proje olan Sınırsız/ Boundlessadlı sergi projem farklı ülkelerin sanatçılarının işleri ile farklı ülkelerde sergilendi. Bu tavır, sanat adına  benim de çok önem verdiğim bir tavır.

 

Sergiye dört adet eserinizle katıldınız. Bu sergi için özel olarak ürettiğiniz çalışmalarda hangi teknik ön planda ve eserlerin kavramsal çerçevesi nedir? 

 

Serginin özelliği 12 cm boyut ile sınırlanmış olmasıydı. Ben genellikle büyük boyutlu işler üretiyorum. Bu açıdan üretimde zorlanabileceğimi düşünmüştüm. Ancak böyle olmadı. Bu ve buna benzer küçük boyutlu işlerle katıldığım işlerde kendi sanatsal ifademi zorlanmadan ortaya koyabildiğimi düşünüyorum. Benim özellikle 90 lı yıllardan başlayarak günümüze uzanan resim serüvenimde genel konseptim evren, insan ve kimlik arayışı üzerine. Bazan insanı onsuz ifade etmek için onu barındıran formlar, biçimler kullanıyorum. Son yıllarda daha çok insanın kutsanması üzerine seremonileri ele alan işler de ürettim. Bu çalışmalarım insanın sığındığı sığınakları konu alıyor. Onun için işlerin isimlerini  Sığınak 1, Sığınak 2, Sığınak 3, Sığınak 4 olarak isimlendirdim.

 

Son olarak eserleriniz Galeri Diani ev sahipliğinde ve 12cm.sanatçı inisiyatifi bünyesinde hangi ülkelerde/galerilerde sergilenerek evine döndü?

 

 

Bu çalışmalar daha önce İspanya, Portekiz ve Fransada sergilenen işleri karşılayan yeni işler. Bu ülkelerde önemli sanat galerileri ve mekanlarında izleyecilerle buluştu ve sergilendiği ülkelerde geniş ilgi gördü. 



 

                                                                                                                           12cm. Eve Dönüş / Karşılama Sergi Kataloğundan


 

Katkılarından dolayı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Özele teşekkür ederiz.

Hazırlayan: Arş. Gör. Zeynep Abacı